Yaşam koçu nedir ne değildir?

Koçluk çalışması 1970’li yıllarda hem spor alanında yapılan çalışmalarda hem de şirketlerde çalışan kişilerin ihtiyaçları doğrultusunda kendini göstermiş. Talebin gittikçe artması,  Koçluk çalışmasının etkisinin hızlı, kalıcı,  gözle görülebilir ve ölçülebilir etkisinden dolayı gittikçe çok daha istenilen ve tercih edilen çalışmalar arasında kendisini göstermektedir.

Dünyaya paralel olarak ülkemizde de yeni oluşan meslekler arasında yerini alarak, Türkiye de son 25 – 30 yıl içinde gelişme gösteren, başlangıçta en çok uluslararası şirketlerin orta ve üst düzey yöneticileri tarafından tercih edilmiş olup, bugün yerli, yabancı büyük ve orta ölçekli birçok şirketin hem eğitim planlamalarında hem de Yöneticilik ve Liderlik programlarında Koçluk çalışmaları tercih edilir duruma gelmiştir  ve burada alınan başarılı sonuçlar neticesinde yeni uzmanlık ananları oluşmaya başlamış,  yönetici koçluğu, kariyer koçluğu, aile koçluğu, siyasetçi koçluğu, ilişki koçluğu,  öğrenci koçluğu ve daha sayamayacağım pek çok alanda uzman koçlar yetişerek daha kaliteli hizmet vermeye başlanmıştır. 

Gelinen noktada özellikle son yıllarda hem görsel hem de yazılı medya sayesinde gündemden düşmeyen, ancak buna rağmen çok yanlış tanınan 2013 yılında  ülkemiz de  ilk kez resmen meslek olarak kabul  edilen, her meslekten ve kesimden insanın ilgisini çekerek çok çabuk yaygınlaşmaya başlamış ve neredeyse her 10 kişiden biri kendini yaşam koçu olarak nitelendir hale gelmiş bir meslek yaşam koçluğu…

Peki  doğru tanınıyor mu?

Ne yazık ki bu sorunun cevabına evet diyemeyeceğim. Kimine göre zorunlu bir ihtiyaç, kimine göre parası bol olan insanların moda haline getirdiği gereksiz bir durum, kimine göre psikolog, kimine göre rehber, kimine göre danışman, kimine göre öğretmen. Buradan anlaşılacağı üzere  çok az insan bu konuda doğru bilgi sahibi .
O zaman nedir bu yaşam koçluğu?

Örneğin;  “Yaşam Koçluğu” Yaşama sanatında ustalaşmak için, “Kurumsal koçluk” Kurumların ve çalışanlarının verimliliğini arttıracak şekilde değişmeleri ve gelişmeleri,  kurumun vizyonunu gerçekleştirmek için,  “Yönetici Koçluğu” yöneticinin kariyer vizyonunu gerçekleştirmek için, “Kariyer Koçluğu” bireyin kariyerinin yönünü ve gelişiminin stratejisini geliştirmek için  “Spor Koçluğu” takımın ya da bireyin sportif düşlerini gerçekleştirmek için vb. bağlamlarda destek olmaktadır.

 

Peki  koçlar bunları nasıl gerçekleştirir?

 

Einstein demiş ki: ”Eğer hayatım bir saat içinde çözmem gereken bir probleme bağlı olsaydı, bunun ilk 55 dakikasını uygun soruyu bulmak için harcardım. Onu bulduktan sonra doğru cevabı bulmam en  fazla 5 dakikamı alırdı.”

 

Koçluk nedir sorusunu cevaplamak için harika bir sözdür bu. Bazen farklı bir bakış açısından bakmanız, engellerinizi aşmanız ya da değişime izin vermeniz için yalnızca güçlü bir soru yeterlidir.

 

 

 

 

 

 

 

 

Bizim için hayat tek bir etaptan oluşmuyor. Yani biz, hayatı sadece iş hayatı olarak yaşamıyoruz, ya da sadece ailemizle beraber geçirmiyoruz. Hayat sadece; ne okul, ne kariyer, ne para, nede eğlenceden oluşuyor. Her bir alanda farklı kimliklerimiz var. Aile hayatı içinde başka, sokakta başka, iş hayatı içinde başka kimliklere sahibiz. Hayatı bir bütünlük içinde yaşıyoruz. İşte bu bütünlük içinde başarıyı, mutluluğu, huzuru ve doyumu yakalamak isterken tıkandığımız, çözüm bulamadığımız, hayal ile hedefi bir birine karıştırdığımız durumlar oluyor.

 

İşte koçlara; kişinin sıkıştığı, kafasının karıştığı, hedeflerini belirlemekte ve o hedefe nasıl ilerleyeceğini bilmediği anlarda ihtiyaç duyuluyor. Bireylerin iş ve özel yaşamlarında karşılaştıkları engeller değişimi ve gelişimi zorunlu kılıyor. Koçluk şimdi ve burada diye başlar. kör noktalarınızı görmenize yardım ederek değişim ve gelişim yolundaki engellerinizi fark etmenizi sağlar.

Koçlar kişinin gerçek potansiyelini fark ettirerek, çözüm odaklı sonuca yönelik çalışmalar yaparak, koçinin   bulunduğu noktadan geleceğe doğru daha iyiye nasıl gidebilirim , yapmak istedikleri ,gerçekleştirmek ve ulaşmak istedikleri hedefler için ilk görüşmeden itibaren yapılandırılmış bir süreç içinde, bir takım planlamalar ve yol haritalarını koçiyle beraber oluşturarak bunu hayata geçirmeyi amaçlar.  Koç kendi gerçekliğini koçiye dayatmadan,  koçinin gerçekliğine sadık kalarak, kişinin paylaştıklarına geribildirim vererek, büyük oranda güçlü sorular sorarak ilerler. Koç kişiye akıl vermeden,  öneride bulunmadan, her hangi bir şeyi koçiye öğretmeye, yol göstermeye kalkmadan, ne ve nasıl soruları sorarak,  koçide farkındalık oluşmasını amaçlar  ve bu yönü ile diğer disiplinlerden farklıdır.

 

 

 

Koçun görevi bu süreç boyunca  siz, o güzel geleceği oluştururken yol arkadaşlığı, bir nevi  ayna görevi yapmak. Güçlü sorular sorarak kişinin ya da kurumun güçlü yönlerini, geliştirmesi gereken yönleri, fırsatları ve tehditleri fark etmesini ve resme büyük bakmasını sağlamak. İster kurumsal olsun, ister bireysel, sizin gerçekliğiniz ışığında,  sizi, size fark ettirerek ve hayalinizin,  hedefiniz, hedefinizin ise hayatınız olması için tüm deneyimlerini ve koçluk becerilerini ortaya koyarak, siz hedefinize adım adım yürürken her hangi bir ön yargıda bulunmadan, sizi kendine bağımlı kılmadan, bu yolculukta kısa bir süre yol arkadaşı olma süreci diyebiliriz.

 

Çünkü biz koçların en sevdiği slogan: En iyi koç, kendini en kısa zamanda gereksiz kılan koçtur.

 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.